O bombaların altında ölen çocukların ahı yerde kalmayacaktır. (İsrail) o savunmasız kadınların, anaların gözyaşında boğulacaktır.”
Duygusal laflar bunlar… Ama bir Başbakan’dan çok bir şaire yakışıyor.
Oysa Başbakan’dan beklenen, işinin gereğini yapması…
Gereği ne peki?
* * *
Gereğini, 2002’nin AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan söylüyor.
Neyse ki internet var; “yapılması gereken”i Erdoğan unutsa da arşiv hatırlatıyor.
Mesela Yeni Şafak’ın internet sitesinin “Arşiv” bölümüne giriyorsunuz.
“5 Nisan 2002” yazıyorsunuz.
“Sayfayı getir” komutuna basıyorsunuz. O günün 1. sayfası ekranınıza geliyor.
Sayfada yine İsrail’in Filistin’de uyguladığı katliam var. Ve yine Erdoğan’ın fotoğrafı… Ama bugünkünden hayli farklı şeyler söylüyor:
“Bu terör karşısında Türkiye’nin İsrail’le imzaladığı M-60 tanklarının modernizasyonuna ilişkin anlaşmayı askıya alması gerekir.”
İsrail terörü büyüyünce, 8 ve 9 Nisan’daki konuşmalarında tekrarlıyor teklifini…
11 Nisan’da Meclis grubunda diyor ki:
"Eğer mevcut hükümet Türkiye'nin gücünün farkında değilse yazıklar olsun. 700 yıllık Türkiye, tanklarını modernize etmek için 50 yıllık İsrail'e muhtaç oluyorsa, bu kara kara düşünülmesi gereken bir unsurdur.”
* * *
Daha 7 sene geçmemiş aradan…
O Erdoğan Başbakan olmuş ve İsrail yine acımasızca saldırmış.
Ve saldırıdan birkaç gün önce, Türkiye’nin İsrail’le 167 milyon dolarlık silah alım anlaşması yaptığı İsrail basınına yansımış. Ardından İsrail Havacılık ve Uzay Sanayi açıklama yapıp yeni anlaşma ile Türkiye’nin İsrail şirketlerine havacılık istihbaratı sistemleri için 141 milyon dolar ödeyeceğini bildirmiş.
Konuyu İsrail gazetelerinden öğrenen bizim medya, Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek’e soruyor:
“Gazze’deki vahşet karşısında İsrail’le imzalanan silah anlaşmasını iptal etmeyi düşünüyor musunuz?”
Erdoğan’ın sözcüsü Çiçek, “eski Erdoğan”dan çok farklı konuşuyor:
"Ülkeler arasındaki işbirliği nedeniyle askeri bağların koparılması söz konusu olamaz. İsrail’le askeri işbirliği, Türkiye’nin ulusal çıkarlarına hizmet etmektedir."
* * *
Muhalefetteyken “Askeri anlaşmalar askıya alınsın” diyenlerin, iktidar olunca “Aman dokunmayın, böyle kalsın” çizgisine gelmesi ibret verici değil mi?
Taraf’ta Lale Sarıibrahimoğlu “Geçen yıl itibariyle Türkiye ve İsrail arasındaki savunma sanayii işbirliğinin 1,8 milyar dolar olduğunu” yazıyor.
Demek “bombaların altında ölen çocukların ah’ına, savunmasız kadınların gözyaşına” sebep olan bombalarda, Türkiye’nin de maddi katkısı var.
Öyleyse Başbakan’dan, gözyaşı edebiyatı yapmasını değil, oy isterken sergilediği tavrı almasını istemez misiniz?
“2002 model Erdoğan”ın "Eğer Hükümet, Türkiye'nin gücünün farkında değilse yazıklar olsun” sözünü hatırlatmaz mısınız?
Boşuna uğraşmayın!
Bizde kim süvari seçilirse seçilsin, devlet atı hep bildiği yöne koşar.
Can Dündar