Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun 1985 yılında Hürriyet Gazetesi yazarlarından Emin Çölaşan’a verdiği mülakattan:
- Efendim Nebile Hanım olayı nedir?
- Nebile çok iyi bir ailenin çocuğu ama deli bir çocuk. ******’ü çok merak ediyor ve evinden kaçıp Dolmabahçe Sarayı’na geliyor gizlice. Yakalıyorlar ama kovamasınlar diye yalvarıyor. Neyse hizmetçi olarak alıkoyuyorlar bunu. Bir gün üst kata ******’ün yanına çıkıveriyor ve diyor ki; “paşam ben alt katın hizmetçisiyim” bu sırada da her yerde ailesi kızı arıyor. Ve böylece Paşa hazretlerinin orada kalıyor Nebile. ******’e aşık mı oluyor? O bambaşka, zaten sonradan tehlikeli oldu bu kız.
****** bir akşam Dolmabahçe’de bir davet verdi. Çok kalabalık bir sofra, geceyarısından sonra Nebile bana dedi ki; “paşama sürprizim var. Bir ara müzik çalarken kırmızı şalvar, kırmızı cepken, kırmızı hilali gömlekle çıktı ortaya ve assolistler gibi başladı şarkı söylemeye. Ben “ah canım ne kadar da güzel deyince” ****** şöyle bir dönüp baktı bana.
Ondan sonra duydum ki Nebile’yi bir hariciyeci ile evlendirecekler sonra meşhur düğünleri yapıldı.
Bu düğüne ****** ve İnönü’de katıldılar.
Sonra kocasından ayrıldı ve Heybeliada’da gözleri kör olarak öldü